ÜCRETİ ZAMANINDA ÖDENMEYEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?
İşçinin çoğu zaman tek geçim kaynağı olan maaşının zamanında ödenmesi önem arz eder. Ancak bazen hangi nedenle olursa olsun, işçinin ücreti zamanında ödenmeyebilir. Böyle bir durumda, maaşını zamanında alamayan işçi ne yapabilir?
İŞÇİNİN MAAŞININ ZAMANINDA ÖDENMEMESİ
İşçi ile işveren arasındaki ilişki karşılıklı bir etkileşim içerir. İşçi, iş görme borcunu yerine getirirken; işveren de bunun karşılığında işçisine ücret öder. O nedenle tarafların ikisinin de, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekir. Ücret ise, işverenin işçisine karşı en temel borcudur. İşçinin ücretinin zamanında ödenmemesi, çoğunlukla tek geçim kaynağı olan işçinin düzenini bozacak ve belki de temel ihtiyaçlarını bile karşılayamamasına sebep olacaktır.
ÜCRET NEDİR?
Ücret, bir kişiye iş karşılığında sağlanan ödemedir. Bu ödemenin en temel kuralı ise sadece para ile yapılabilmesidir.
İş Kanunu bakımından doğru bir ücret ödemesinden bahsedebilmemiz için, bu ödemenin ne mal ile ne çekle ne de senet ve benzeri bir yolla yapılmamış olması gerekir. İşçinin ücreti muhakkak para olarak ödenmelidir.
İŞÇİNİN MAAŞI NE ZAMAN ÖDENİR?
Bu konuda uygulamada bir takım sıkıntılar yaşandığını biliyorum. Bunun temel nedeni ise, ücret ödeme gününün iş sözleşmesinde net olarak belirlenmemiş olmasıdır.
Oysa ki işçinin ücretini hangi gün alacağı tarih olarak belirlenmiş olsa, bundan böyle ödeme gününün ne olması gerektiğine dair bir tartışmaya gerek kalmazdı; ama birçok işverenin ödeme günün bu şekilde net olarak belirlemektense fiilen belirlenen bir günde ödeme yapmayı tercih ettiğini görüyoruz.
ÜCRET ÖDEME GÜNÜ NASIL BELİRLENMELİ?
Burada ortaya çıkan en önemli sorun bu olsa gerek. Çünkü işçinin İş Kanununun ona tanıdığı bazı hakları kullanabilmesi için, ödeme gününde itibaren belirli bir süre geçmesi gerekmektedir. O nedenle ilk olarak iş sözleşmesine bakılmalıdır. Orada yazan tarih ne ise, o tarih ödeme günü olarak esas alınmalıdır.
Eğer iş sözleşmesinde belirli bir gün belirlenmemişse bu durumda işçinin ücretinin ödendiği tarihler geçmişe dönük olarak araştırılmalı ve örneğin son bir yıldır ayın hangi günlerinde maaş ödemesi yapıldığı ortaya koyulmalıdır.
Böyle bir çalışma sonucunda da, ödeme yapılan bu günler dikkate alınarak “makul” bir gün, ödeme günü olarak tespit edilmelidir.
İŞ KANUNU’NA GÖRE ÜCRETİN ÖDENME ZAMANI
Buraya kadar yazılanlardan anlaşılmalıdır ki işçinin maaşının ödeme zamanı her şeyden önce iş sözleşmesiyle belirlenir. İş sözleşmesinde hüküm yoksa, işyeri uygulaması devreye girecektir.
İş Kanunu ise ücretin ödeme zamanı ile ilgili bir tarih vermeyi tercih etmemiştir. Bunun yerine İş Kanunu’nun emredici hükmü, ücretin EN GEÇ ayda bir ödenmsi yönündedir.
MAAŞIN 20 GÜN İÇİNDE ÖDENMEMESİ
İşçinin, ücretinin ödenmediğini iddia etmesi için kaç gün beklemesi gerekir? İş Kanununun 34üncü maddesine göre ücreti ödeme tarihinden itibaren 20 gün içinde mücbir bir sebep dışında ödenmeyen bir işçi, çalışmaktan kaçınabilir:
Yukarıdaki hükümden de anlaşılacağı üzere, bazı hakların kullanılabilmesi için ücret ödeme gününden itibaren 20 gün beklemek gerekmektedir.
Ancak unutulmamalıdır ki buradaki 20 günlük bekleme süresi “çalışmaktan kaçınmak” için beklenmesi gereken süredir. İşçi haklı fesih yaparak işten ayrılmak isterse, 20 gün beklemesine gerek olmaz.
ÜCRET 20 GÜN İÇİNDE ÖDENMEZSE İŞÇİ NE YAPABİLİR?
İşçinin bu durumdaki en temel hakkı çalışmaktan kaçınabilmesidir. Yani işçi, ücretinin ödenmemesine dayanarak çalışmaktan vazgeçebilir. Bu durum, işçiye bir hak olarak tanınmıştır.
İşveren; bu şekilde çalışmayan işçilerini iş akitlerini feshedemez ya da bunların işlerini başkalarına yaptıramaz. En önemlisi de, bu tip bir çalışmama eylemi bir tür grev olarak değerlendirilemez.
Burada unutulmaması gereken en önemli ayrıntı, işçinin ücretinin mücbir nedenle ödenememiş olmasıdır. Yoksa, işverenin somut şekilde ispat edebileceği bir ekonomik sıkıntı içinde olması ya da elinde olmayan başka nedenlerle ücret ödeyememesi halinde, yukarıdaki hüküm geçerli olmaz.
ÜCRETİ ÖDENMEYEN İŞÇİNİN FESİH HAKKI
Yukarıda belirtilen husus, işvereni işçisine ücret ödemesi için zorlamaya yönelik bir anlam ifade etmektedir. Ortada mücbir bir nedeni olmadığı halde ücret ödemeyen işverene karşı işçilere tanınan bu hak, işçiye işine devam etme ama aynı zamanda da ücretini almak için mücadele etme hakkını birlikte vermektedir.
İşçi bunu dışında direkt olarak işten çıkmayı da düşünebilir. Bu da işçinin en doğal haklarından birisidir.
İş Kanununun 24üncü maddesinin II/e fıkrasına göre, işçinin ücreti kanun hükümlerine ya da iş sözleşmesine uygun olarak hesaplanmaz veya ödenmezse işçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı vardır.
SONUÇ
Ücret ödeme günü geldiği halde ücreti zamanında ödenmeyen işçinin iki temel hakkı bulunmaktadır. Bunlardan ilki, 20 günlük bir bekleme süresi şartına tabidir. Ücret ödeme gününden itibaren 20 gün geçmesine rağmen, MÜCBİR bir sebebi olmayan işverenin işçinin maaşını ödememiş olması halinde işçi, ücretini alıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilir. (İşverenin mücbir bir nedeni olması halinde “işten kaçınma” eyleminin mümkün olmayacağına dikkat edilmelidir.)
İkinci yol ise 20 günlük süreden bağımsızdır. Ücreti zamanında ödenmeyen işçi, bu ödememenin mücbir sebebi olup olmadığına bakmaksızın ve 20 gün beklemeksizin iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshedebilir.
İş Kanununun 24/II-e maddesine göre yapılan bu fesih neticesinde işçi, kıdem tazminatı alma hakkına da sahip olabilecektir.